Derya Taşbaşı, ekranlardan uzak kalmış olsa da bu süre zarfında yeni projeler üzerinde çalıştığını belirtiyor. Televizyon dünyasındaki değişimleri, güzellik algısını sorgularken, gelecekteki planları hakkında ilginç tespitlerde bulunuyor.

"Artık Herkes Aynı Görünüyor"

Güzellik algısının giderek tek tipleştiğini ifade eden Taşbaşı, ekranlarda görülen insanların estetik açıdan benzerlik göstermesine rahatsızlık duyduğunu açıklıyor. İnsanların yüzlerini incelediğinde, hangi estetik işlemleri geçirdiklerini anlayabildiğini vurguluyor. Taşbaşı, güzelliğin bu kadar basit bir formüle indirgenemeyeceğine dikkat çekiyor ve şu soruları yöneltiyor: "Neden herkes aynı yüz ifadesine ve aynı hatlara sahip olmak istiyor? Farklı yöntemler varken doğal yaş alma sürecine neden saygı gösterilmiyor?"

Yıldar, günümüz güzellik trendlerine karşı bilinçli bir duruş sergileyip doğallığı savunuyor. Gelişmiş teknolojilerden ve cildi genç tutma yöntemlerinden bahsederken HIFU gibi alternatiflere dikkat çekiyor. Ancak herkesin hemen değişim istemesinin sonucunda tek tip, ruhsuz ifadelerin oluştuğunu dile getiriyor. Kendi favorisi olarak Burcu Esmersoy'u örnek veriyor; Esmersoy'un yaşlandığı halde özgün yüz hatlarını kaybetmediğini belirtiyor ve onun gerçek zarafetini takdir ediyor.

Son zamanlarda ekran önünde yer almayan Taşbaşı, bunun bilinçli bir tercih olduğunu belirtiyor. Kendi projelerini üretmeyi sürdürdüğünü ve yenilikçi fikirler geliştirmeyi çok sevdiğini ifade ediyor. "Ben başka sunucular gibi değilim, fikir ve içerik üretmeden duramıyorum," diyor. Sürekli yeni konseptler yaratmanın ve izleyicilere farklı içerikler sunmanın kendisi için büyük bir motivasyon kaynağı olduğunu belirtiyor.

Televizyona dönüş sürecinin yalnızca yeni projelerle ilgili olmadığını da vurgulayan Taşbaşı, güzellik açısından kendisini yavaş yavaş hazırladığını ifade ediyor. Ekrana dönmenin sadece bir proje meselesi değil, aynı zamanda en iyi haliyle ekran karşısında yer almayı gerektirdiğini belirtiyor.

Derya Taşbaşı'nın yenilikçi bakış açısı, doğal güzelliğe verdiği önem ve televizyona dönüş heyecanı, onun ekranlardaki yerini ne kadar özelleştirdiğini bir kez daha gözler önüne seriyor. İzleyicileriyle yeniden buluşacağı günü sabırsızlıkla bekliyoruz!