Dilara Hanım, merhaba! Hoş geldiniz. Sizi daha yakından tanımak istiyoruz. Nereden geliyorsunuz ve hayat hikayeniz nasıl şekillendi?

Ben İstanbul'un Şile ilçesinin Ahmetli köyündenim. Çocukluğumdan beri farklı bir birey olduğumu düşünüyorum. Zor şartlar altında bile okuyup kendimi geliştirmeyi başardım. Hayatta önemli olanın sadece okumak değil, insan olabilmek ve kendini geliştirmek olduğunu düşünüyorum. Çocukluk yıllarımda televizyonla ilgili bir meslek sahibi olmaya hevesliydim ve anasınıfında flüt ile şarkılar çalıp söylüyordum. Bir dondurma karşılığında köyümüzde dizilerde oynar, mahalle arkadaşlarımla oyunlar oynardım. Futbola da ilgi duydum ve kadınlar futbol liginde yer aldım. Şimdi ise istediğim noktadayım.

Çeşitli TV programları, muhabirlik ve radyo programcılığı gibi birçok alanda çalıştığınız biliniyor. Peki, hepsine nasıl yetişiyorsunuz?

Sektörümüzde birçok farklı dal var ve bu dallardan edindiğim bilgiler benim için bir artı oldu. Ne kadar çok bilgiye sahipseniz, o kadar önde oluyorsunuz.

Son zamanlarda Show TV'de Didem Arslan Yılmaz'la "Vazgeçme" adlı reality programında yer alıyorsunuz. Bu programa nasıl dahil oldunuz ve program hakkında neler söylemek istersiniz?

Evet, bu programda bulunuyor olmak benim için büyük bir başarı. Didem Arslan Yılmaz, meslek büyüğüm olarak birçok açıdan sevgimi kazanmış biri. Bu programda yer almak, hem mesleki hem de kişisel olarak gelişimime katkı sağlıyor. Programda insanlara hizmet ediyor, onların hayat hikayelerini dinliyor ve onlara çözümler bulmaya çalışıyorum. Bu benim için anlamlı ve mutlu edici bir deneyim.

Müzik ve oyunculuk alanında da çalışmalar yaptığınızı biliyoruz. Aldığınız eğitimlerden biraz bahseder misiniz? Ayrıca profesyonel olarak bu alanlarda devam etmeyi düşünüyor musunuz?

Müzik konusunda, gençken evimizde bir home stüdyo kurarak çeşitli eserler ürettik. Bir zamanlar "Hislerimden Üzüntüler" adlı parça ile arabesk rap müziğe katkıda bulunduk. Şile'deki lisemi bitirdikten sonra İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuvarı'nda Türk Müziği eğitimi aldım ve TRT İstanbul Radyosu Gençlik Korosu'na katıldım, burada da çok şey öğrendim. Şimdi, oyunculuk alanında teklifleri değerlendiriyorum ve profesyonel olarak da devam etmeyi planlıyorum.

Sosyal medyada, özellikle YouTube'da oldukça aktifsiniz. Ürettiğiniz içerikler hakkında bilgi verebilir misiniz?

Sosyal medyayı seviyorum ve düzgün bir şekilde kullanmaya özen gösteriyorum. Memleketim Şile’ye özgü konuşma şivesiyle içerikler üreterek insanları güldürmeyi başarıyorum. Bu da benim hoşuma gidiyor ve takipçilerim tarafından seviliyor.

Çocukları çok sevdiğinizi biliyoruz ve birçok sosyal sorumluluk projesinde de yer aldınız. Bu projelerden biraz bahseder misiniz?

Okul yıllarımda yaşadığım zorluklar beni sosyal sorumluluk projelerine yönlendirdi. Şile'deki 3 köy okuluna kütüphane kurarak çocukların hayatına dokunmanın mutluluğunu yaşadım. Onların kalbine dokunmayı hedefledim ve bunu başardım. Sosyal sorumluluk projelerine olan ilgim devam edecek.

Kendinize belirlediğiniz mesleki bir hedef var mı? Ne yaparsam başardım diyebilirsiniz?

Hayallerim ve hedeflerim her zaman vardı. Ekran önünde olmayı ve kariyerimi bu yönde devam ettirmeyi istiyorum. Belki büyük bir kanalda haber sunacağım veya iddialı bir projede yer alacağım. Hayat ne getirecek bilinmez, ama her zaman insan olmak benim önceliğim.

Son olarak, okuyucularınıza ve sizi sevenlere neler söylemek istersiniz?

Umutlar asla bitmez. Hayal kurmak ücretsizdir, hayallerinizin peşinden koşun ve bir gün kazanacaksınız. Düşseniz bile ayağa kalkıp devam etmelisiniz, o zaman kazanacaksınız.

Röportaj: Alper ERGEZ