Bayram dönemlerinde, ikram edilen tatlıların özellikle lokum gibi şekerli ve karbonhidratlı gıdaların ağız ve diş sağlığı üzerinde olumsuz etkilere yol açabileceği uyarısı yapıldı. Ağız ve diş sağlığı uzmanı Gökhan, lokum gibi tatlıların uzun süre ağızda kalabilmesi ve temizlenmediği takdirde ağızda bakteri üremesine yol açabileceğini belirtti. Bakterilerin oluşturduğu asitlerin dişlerin çürümesine neden olabileceğini ifade eden Gökhan, bu durumun ağız sağlığını tehlikeye atacağını vurguladı.

Gökhan, bayramlarda tüketilen şekerli ve karbonhidratlı yiyeceklerin miktarının arttığını ve bunun hem ağız sağlığını hem de genel sağlığı olumsuz etkileyebileceğini dile getirdi. Ağızdaki bakteriler, şekerle beslenerek asit üretir ve bu da diş minesinin zayıflamasına ve çürümesine yol açabilir. Özellikle bayramlarda yapılan tatlı ikramları, dişler üzerinde uzun süre etkili olabilecek riskler taşımaktadır.

Tatlıların yanı sıra, meyve suları ve asitli içeceklerin de diş minesine zarar verdiğine dikkat çeken Gökhan, bu tür içeceklerin aşırı tüketiminin ağız sağlığını tehdit ettiğini vurguladı. Özellikle asitli içecekler, diş minesini aşındırarak dişlerde hassasiyet ve çürüme sorunlarına yol açabilir.

Ağız hijyeninin bayram dönemlerinde daha da önem kazandığını belirten Gökhan, tatlı tüketiminin ardından diş fırçalamak için imkan bulunmadığı durumlarda, bol su içmenin ya da süt içmenin ağızda alkalin dengesinin sağlanmasına yardımcı olabileceğini ifade etti. Bu yaklaşım, diş minesinin asitlere karşı korunmasına ve ağız sağlığının korunmasına katkı sağlayabilir.

Ayrıca, şeker içermeyen sakız çiğnemenin de ağız sağlığına fayda sağlayabileceğini ekleyen Gökhan, bu tür alışkanlıkların ağızdaki pH dengesinin korunmasına yardımcı olabileceğini belirtti. Bu sayede, tatlı ve asitli gıdalardan kaynaklanan olumsuz etkilerin azaltılması mümkün olabilir.

Sonuç olarak, bayramlarda tüketilen tatlılar ve içecekler, ağız ve diş sağlığı açısından dikkatlice ele alınmalıdır. Ağız hijyenine özen gösterilmesi, diş sağlığının korunması ve olası zararlı etkilerin en aza indirilmesi açısından büyük önem taşımaktadır. Gökhan gibi uzmanların bu konudaki uyarıları dikkate alınmalı ve sağlıklı alışkanlıklar geliştirilmelidir.