
"Sarı Şeker Sema: Radyoculuk Serüvenim!"
Sarı Şeker Sema, radyo dünyasında tanınmış bir isim. Radyo kariyerinin başlangıcına dair anıları ve isim oluşumunu, 90'lı yıllarda kendine isim arayışında yaşadığı süreci anlattı. İlk olarak Radyo Viva'da Ece Erken'in programlarına konuk olarak dikkat çekti. Dinleyicilerden gelen geri dönüşler sayesinde "Sarı Şeker Sema" lakabını aldı. Bu lakap, zamanla onu tanıtan bir imza haline geldi.
Radyo kariyerine ise Amasya'da, lisede başladığını belirtiyor. Küçüklüğünden beri radyoya ilgi duyan Sema, TRT yarışmalarına katılarak bu alandaki yeteneğini geliştirdi. Özel radyoların yayına başlamasıyla, radyo dünyasına daha yakın hissetti ve bu fırsatı değerlendirmek için İstanbul’a gitmeye karar verdi. İstanbul Üniversitesi Turizm İşletmeciliği bölümünde okurken, yerel radyolarda staj yaparak deneyim kazandı. Hakan Gündüz ve diğer ustalarla çalışarak kendisini geliştirdi.
Radyoculuk hayatında yaşadığı ilginç anılardan biri, 2004 yılında yayında olduğu sırada meydana gelen bir deprem anıdır. Deprem sırasında sakin kalmayı başaran Sema, dinleyicilerine doğru bilgi aktararak panik yaratmamaya çalıştı. Bu olay, radyo yayıncılığındaki sorumluluğu ve dikkat gerekliliğini gözler önüne serdi.
Sema, dinleyici kitlesinin de zamanla değiştiğini ve genellikle 25 yaş ve üzerindeki kişilerin radyoyu dinlemeyi tercih ettiğini ifade etti. Gençlerin dijital platformları tercih etmeleriyle birlikte, radyo dinleyicileri arasında bir azalma olduğunu hissetse de, radyo dinleyicisinin ruhunda bir dostun konuştuğu hissinin her zaman var olduğunu vurguladı. Ayrıca, radyoculuğun sadece müzik yayını yapmaktan ibaret olmadığını, dinleyici ile kurulan bağın ve sunucunun o anki enerjisinin de önem taşıdığını belirtti.
Televizyon sektöründe de yer aldığını hatırlatan Sema, sahne sunuculuğuna ve festival gibi organizasyonlara devam ettiğini, ancak radyoculuğun her zaman önceliği olduğunu vurguladı. Televizyon alanında net bir planı olmadığına dikkat çekti.
Sonuç olarak, “Dinleyicilere, radyoların sadece müzik kutusu değil, aynı zamanda hayatlarında önemli bir yer tutan dostları olduklarını hatırlatmak istiyorum” dedi. Sema, dinleyicilerine sahip çıkmayı ve radyonun önemini bir kez daha dile getirerek, uzun yıllar boyunca mikrofon başında olmayı umduğunu belirtti.
Röportaj: Alper ERGEZ