İstanbul'da Boykot Gelişmeleri ve Soruşturma Tehditleri

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı ve CHP'nin cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanmasının ardından, CHP Genel Başkanı Özgür Özel'den gelen bazı firmaların boykot çağrısının ardından, üniversite öğrencileri bugün geniş çaplı bir ekonomik boykot gerçekleştirmek üzere harekete geçti. Bu çağrının arkasında, dersleri boykot eden öğrencilerin eylemleri de yer alıyor.

Öğrenciler, ülke genelinde alışveriş yapmayarak ekonomik boykot uygulanacağını duyurdular. Bu boykotun amacı, İmamoğlu’nun tutuklanmasına tepkidir. Ancak, boykotun kapsamı ve etkileri üzerine çeşitli tartışmalar başlamıştır.

Soruşturma Tehdidi

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, boykot eylemleriyle ilgili soruşturma başlatılabileceğini açıkladı. Bu açıklama, dün akşam yapılan açıklamalar ile birlikte gündeme geldi. Boykot çağrılarının, iktidar ve destekçileri tarafından "ekonomiyi manipüle etme girişimi" olarak nitelendirildiği görülmektedir. AKP'li bakan ve milletvekillerinin de bu duruma yönelik eleştirileri kaydedildi.

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, sabah saat 03:57'de yaptığı açıklamada, bu tür eylemleri çok sert bir dille eleştirdi ve tüketim boykotunu darbe girişimi olarak tanımladı. Yerlikaya, boykota destek veren CHP'ye de sert sözlerle yüklenerek, bu tür eylemlerin halk arasında kin ve düşmanlık tohumları ekmeye yönelik olduğunu savundu. Ayrıca, yapılan açıklamalardaki "işkence" iddialarıyla ilgili olarak Türkiye'ye iftira atıldığını belirtti.

Siyasi Gelişmeler ve Eleştiriler

Yerlikaya, CHP'nin bu çağrılarının arkasında olanların, gençleri kendi siyasi emelleri uğruna sokağa dökmeye çalıştığını ifade etti. Bunun yanı sıra, halkı birbirine düşürmek için bir çaba içinde olduğuna dikkat çekti. Yerlikaya, CHP'nin boykot çağrısını “siyonist İsrail’in gelmesi” ile ilişkilendirdi. Bu durum, siyasi gerginliklerin arttığı bir ortamda, partiler arasında daha derin tartışmalara yol açmış durumda.

Ali Yerlikaya’nın ifadeleri arasında, “Ana muhalefetin fiyaskolarını büyük bir keyifle izleyenlerin başında siyonist İsrail’in gelmesi, nasıl bir tezahürdür?” ifadesi dikkat çekti. Yerlikaya, Türkiye'nin kendi ayaklarının üstünde durması durumunda, dünya siyasetinde dik ve güçlü bir duruş sergileyeceğini sözlerine ekledi.

İçişleri Bakanı, toplumda infial yaratabileceği endişesi taşıyan bu boykot sorusunu yöneltti: “Peki kim, kimi boykot edecek?” ifadesiyle eleştirilerini sürdürdü. Yerlikaya, halkın yerli ve milli ticaretini yaparak kendi esnafını desteklemesi gerektiğinin altını çizdi.

Bu boykot gelişmelerinin ardından, siyasi arenada nasıl bir etki yaratacağı ve hükümetin bu duruma nasıl cevap vereceği merakla bekleniyor. Ülke genelindeki sosyal ve ekonomik dinamiklerin, bu tür boykotların etkisiyle ne yönde şekilleneceği tartışılmaya devam ediyor.