Orhan Gencebay’ın yönlendirmesiyle müzik dünyasına adım atan Erhan Doğancıoğlu, 2015 yılında ilk albümü olan “Vol.1”i piyasaya sürdü. Müzik yolculuğu, çocukluk döneminde annesinin Gülhane Parkı konserlerine götürmesiyle başladı. Anadolu motifleri ile rock müziğin birleştiği bu dünyada müziğe olan sevgisi derinleşti. Özellikle Cem Karaca’nın konserine katılması, genç müzisyende önemli bir etkide bulundu. Doğancıoğlu, müzikal yeteneğinin aileden geldiğini belirtecek şekilde, babası ve abisinin de müzikle ilgilendiğini ifade etti. Piyano eğitimi alarak müziğin sonsuz yolculuğuna adım attı ve bu süreç onun için büyük bir anlam kazandı.

Lise yıllarında kurduğu Beyoğlu Express adındaki grupla Cem Karaca, Barış Manço ve Erkin Koray gibi önemli sanatçıların parçalarını çalmaya başladı. Bu dönem, gitarla tanıştığı dönemle de örtüştüğü için, müziğe olan ilgisi daha da arttı. Grupta hem gitar çalan hem de vokal yapan Doğancıoğlu, müzik kariyerinin dönüm noktalarından birini bir arkadaşının aracılığıyla Orhan Gencebay’ın stüdyosuna gitmesiyle yaşadı. Bu stüdyoda müziğin mutfağını görme ve öğrenme fırsatı buldu. Uzun bir süre bu stüdyoda eğitim alarak, müziğin ilk evrelerini öğrenme imkanı elde etti ve bu süreç, profesyonel sahne hayatına adım atmasını sağladı.

2015 yılında çıkardığı “Vol.1” albümünde Cem Karaca, Cahit Berkay, Ümit Besen ve Hakkı Bulut gibi önemli isimlerin eserlerinin yanı sıra kendi söz ve müziklerini de içeren toplam 10 şarkı yer alıyor. Albümdeki “Son Mektup” adlı şarkı için görme engellilerin klibi hissedebilmesi amacıyla sesli betimleme içeren özel bir versiyon hazırlandı. Bu çalışma, Türkiye ve dünyada bir ilki temsil ederken, uluslararası alanda da dikkat çekti. Doğancıoğlu’nun bu projeye olan yaklaşımı, müziğin sadece eğlence değil, aynı zamanda sosyal bir sorumluluk taşıdığına dair önemli bir örnek oluşturdu.

Müziği bir yaşam biçimi olarak benimseyen Erhan Doğancıoğlu, müzik alanındaki gelişimini sürekli kılmayı hedefliyor. Çocukluğundan bu yana süregelen tutkusunu, yeni projeleriyle daha da ileri taşımaya kararlı olan sanatçı, bir yandan geleneksel müziği modern unsurlarla harmanlarken diğer yandan da müzikal yeteneklerini sahne performanslarıyla pekiştiriyor. Gelecek dönem için planları arasında yeni albümler ve projeler bulunuyor. Özellikle engelli bireyler için müzik yapmanın önemine vurgu yaparak, sanatının topluma katma değer sağladığını gösteriyor.